Kasık fıtığı ameliyatı:
Fıtık vücut boşluklarındaki organların onu çevreleyen duvardaki bir açıklıktan dışarıya doğru sarkmasıdır. Fıtıkların % 75’i kasık bölgesinden olmaktadır ve erkeklerde daha fazla görülür. Tedavi edilmediği taktirde sıkışma ve boğulma gibi komplikasyonlar ortaya çıkar ve bunların bir kısmı acil ameliyat gerektirir. Fıtık olan kişide acil ameliyat riskine girmemek için en uygun koşullarda ameliyat olmak genellikle tüm cerrahlar tarafından kabul edilen bir yoldur.
Mısırlılardan beri insan sağlığıyla uğraşan kişilerin ilgilendikleri fıtık tedavisiyle ilgili günümüze kadar yüzlerce ameliyat şekli tanımlanmıştır. Günümüzde halen uygulanmakta olan ameliyat yöntemleri aşağıdaki gibi özetlenebilir
- Açık ameliyatlar
- Kapalı (laparoskopik) ameliyatlar
Açık ameliyatlar: Bu ameliyatlar hastanın ve cerrahın tercihine ve deneyimine göre genel, epidural-spinal ya da lokal anestezi ile yapılabilmektedir. Bu ameliyatlar genellikle sentetik yama kullanılarak ya da kullanmadan iki şekilde gerçekleştirilmektedir.
Yamasız ameliyatlar: Bu. ameliyat şeklinde yıllardan beri uygulanmakta olan, yama kullanmadan, hastanın dokularının kullanılmasıyla gerçekleştirilen (Bassini, McWay, Schouldice ameliyatları) tamirlerdir. Bu onarımlarda hastanın dokuları yer değiştirdiğinden gerilim oluşmakta ve ameliyat sonrası hastalar daha fazla ağrı hissedebilmektedirler. Ayrıca hastanın dokuları sağlam değilse ve oluşan gerilim nedeniyle bu ameliyatlardan sonra daha fazla tekrarlama (nüks) görülebilmektedir. Bu nedenlerle bu ameliyatlar artık günümüzde çok az uygulanmaktadır.
Yamalı (greftli) ameliyatlar: Açık uygulanan bir diğer ameliyat ise yamalı ya da greftli ameliyatlardır. Bu ameliyatlarda karın duvarında oluşmuş olan açıklık sentetik bir yama kullanılarak kapatılmaktadır. Hastanın dokuları yer değiştirmediğinden gerilim oluşmamakta ve ameliyat sonrası ağrı daha az olmaktadır. Yine bu hastalarda gerilim oluşmadığından fıtığın tekrarlaması da daha az görülmektedir. Bu yöntemle yapılan ameliyatların en popüler olanı Lichtenstein ameliyatıdır ve dünyada fıtık onarımında en çok kullanılan yöntemdir.
Kapalı (laparoskopik) ameliyatlar: Kapalı ameliyatlar genel anestezi altında gerçekleştirilmektedir. Laparoskopik ameliyatlarda epidural-spinal ve lokal anestezi çok uygun değildir. Bu ameliyatlar lapaorskopik sistem kullanılarak gerçekleştirilmektedir. Kısaca TAPP ve TEP olarak isimlendirilen iki tip ameliyat vardır. Bu iki ameliyatta da esas olarak yapılan işlem aynı sadece yapılış şekilleri farklıdır.
TAPP (Trans Abdominal Pre Peritoneal ) fıtık onarımı. Bu ameliyat şeklinde normal laparoskopik ameliyatlar gibi kamera karın içerisine sokularak yapılmaktadır. Birisi 10 mm diğer ikisi 5 mm olan iki adet trokar kullanılarak yapılmaktadır. Karın içerisinden fıtığın olduğu taraftaki karın zarı açılarak altına sentetik bir yama yerleştirilip zımbalarla sabitlenir ve karın zarı bunun üzerine kapatılarak gerçekleştirilir.
TEP (Total Extra Peritoneal) fıtık onarımı: TEP ameliyatı da bir adet 10 mm iki adet 5 mm trokar kullanılarak gerçekleştirilmektedir. TEP ameliyatında karın içerisine girilmemektedir. Karın katları arasına peritonun önüne yerleştirilen bir balonla çalışılacak alan oluşturulmaktadır. Bu alanda aletler yardımıyla fıtık kesesi geri çekilir ve fıtığın çıktığı açıklık sentetik bir yama ile kapatılıp yama o alana sabitlenir.
Laparoskopik ameliyatlar minimal invaziv yani daha küçük kesilerden daha az ağrı oluşturacak şekilde yapılan ameliyatlardır. Bu ameliyatlarda da gerilim oluşmadığından tekrarlama riski daha azdır. Ameliyat sonrası ağrı az olduğundan daha erken hareketlenme, daha az hastanede kalış süresi ve daha çabuk işe dönme söz konusu olur. Ancak maaliyeti açık ameliyatlara göre biraz daha fazla olmaktadır.
Buraya kadar anlatılan ameliyatlar dünyada fıtık onarımında en yaygın kullanılan yöntemlerdir. Bunlar dışında hastanın ve fıtığın durumuna göre uygulanan başka onarım yöntemleri de vardır. Ancak bunlar daha çok fıtık onarımı konusunda özelleşmiş merkezlerde gerçekleştirilmektedir





